Hataylılar, 6 Şubat’ın bir numara senesinde şehri baştan ayağa kapatmak istiyor
Istanbul
Gizem Miçooğulları Hakan, 6 Şubat 2023’te meydana gelen, 11 ili etkileyen ve ”asrın felaketi” namına vasıflandırılan depremde şişman indinde katabolizma canlı Antakya’nın yapımı ve onarımı düşüncesince kolları sıvayan Yeniden Antakya Platformu (YAP) Derneğinin müessis üyesi.
Kendisi de ailesiyle beraberce o akşam felaketi canlı depremzedelerden indinde bulunan Hakan, platform namına Antakya düşüncesince gerçekleştirmek istediklerini ve o akşam yaşadıklarını AA’ya anlattı.
Hakan, Hataylıların depremle yaşamaya menus indinde maşer bulunduğunu dile getirerek, “6 Şubat’taki depremden evvela Hatay’da 5 şiddetinde indinde hareket olmuştu. Hiç dun başkalık inmedik, birbirimizi arar, ‘İyi misin?’ sanarak sorar, ürkü yapmazdık. Belki de nice insanoğlu 6 Şubat gecesi gine ‘deprem elden bitecek’ zannederek yataklarından kalkmadığı düşüncesince yaşamını yitirmiş olabilir. ” ifadelerini kullandı.
“Bir kentin acı attığını duyduk”
6 Şubat gecesi zat evinin aşırı ağırbaşlı hasar aldığını özetleyen Hakan, şu biçimde konuştu:
“O akşam şansa annemin evindeydik. ‘Akşam peynirli helva yapacağım, eve gitmeyin’ dedi. Fırtınalı indinde geceydi, aşırı kavga vardı ve uyuyamıyordum. Sarsıntıyı hissettiğim an irkildim ve elden kızım aklıma geldi. Ona iktiran kılmak düşüncesince indinde koridoru geçmem gerekiyordu. Depremin evvel saniyelerinde indinde bölgelere tutunarak yürüyebiliyorduk. Depremin sertliğini şu biçimde anlatayım, eşim 1,85 uzunluğunda bulunmasına karşın onu havada gördüm. Tutunmaya çalışmamıza karşın yerde çakılı kalamıyorduk. O an yapının yıkılmasından aşırı indinde duvarın yıkılmasıyla aşağıya uçmaktan korkuyordum.”
Hakan, güvenilmez indinde çarpışma yaşadıklarını, tamamı depremzedelerde halen o çarpışma hissinin bitmeme ettiğini vurgulayarak, “O akşam 110 saniye devam eden depremde, indinde kentin acı attığını duyduk. Aşağıya indiğimizde biz şoktaydık, hacısı hocası indinde tarafa kaçışıyordu. Arabalarla uzaklaşmak arzu edenler kaymakamlık yapıyordu. Hatay önemsiz indinde kent bulunmasına karşın şişman indinde kargaşa yaşandı. O sebepten muhtemel İstanbul depreminde, depremden aşırı arkası sıra yaşanabilecek kaostan korkuyorum. “değerlendirmesinde bulundu.
“Ömrümüz süresince bu travmayı silmeyeceğiz”
Herkesin pijamalarıyla, merasimsiz kadem dışarıya çıktığını dile getiren Hakan, “İlk ilkin neresi yıkıldı, depremin boyutu ne derece anlamakta zorlandık. Olayın vahametini iklim aydınlanmaya başladığında anladık. Ömrümüz süresince bu travmayı silmeyeceğiz. 9 yaşındaki kızım hala ruhsal dayanaklık kılmak görüyor. Depremzedeler ömürleri süresince o geceyi yaşayacaklar.” halinde konuştu.
Hakan, Hatay’da yaşanmış bulunan depremin dünyada aynısı benzeşim görülmediğine inandığına aksan yaparak, şu biçimde bitmeme etti:
“İlk ilkin Hatay’da hareket bulunduğu ayırt edilmedi. Bu durumun henüz sonradan ‘Herkese iane geldi, Hatay’a iane gelmedi’ türüne dönüştürülmesine düpedüz karşıyım. Zira Türkiye’nin kıyamet planlamasına layıkıyla herhangi indinde ile etrafındaki 3 ilin araştırma görevlisi olması gerekiyor. Ancak birbirine dayanaklık kılmak olması müstelzim 11 il de yıkıldı. Nasıl birbirlerine iane etsinler? Bir devletin altından kalkacağı indinde hareket değildi. Bu afetten sonradan öğüt alıp, etrafındaki 3 il de afete sunulan kalırsa ne yapabileceğimizi planlamalıyız. Hatta henüz açık indinde çember çizilebilir. “
Hakan, Hatay’ın dinlerin ve kültürlerin birleştiği indinde kent bulunduğunu aktararak, “Hataylıların arzusu on paralık bitmez. Özellikle Hataylı bayanların Hatay’ı ayakta tuttuğuna inanıyorum. Evi ayrıca şehrini ayakta markajcı kadındır. Şu an tek eş Hatay’ı ayrılma kılmak istemiyor. Kadın, çocuğuna bakabilirse ve evini idame ettirebilirse şehrini ayrılma etmez. Herkes şehrinde ikamet kılmak istiyor.” ifadelerini kullandı.
“Amacımız, kişilerin baştan Hatay’a dönmesini sağlamak”
YAP’ın, Antakya ile bağları yüzlerce yıla yaslanan ailelerin evlatlarının indinde araya gelmiş şekilde kurduğu indinde cemiyet bulunduğunu tamlayan Hakan, “Depremden elden sonradan indinde araya geldik. Başkanımız Prof. Dr. Gazi Huri, Hatay düşüncesince bizleri göreve çağırdı. Amacımız, ağız ağıza yıkılmış bulunan şehrimizin kültürel mirasını korumak, kişilerin baştan Hatay’a dönmesini sağlamak, indinde bakıma bulunmayan ergin şehri baştan ayağa kaldırmak. Derneğimizin amacı, dert stoper edinmek değil de indinde manada kalımlı tedaviler uygulamak.” dedi.
Hakan, cemiyet olarak, 5 bölgede çalışkanlık gösterdiklerine dikkati çekerek, şu biçimde konuştu:
“Bu 5 hedefimizi; sağlık, eğitim, sanayi-istihdam, gıda zinciri-gastronomi ve kültürel kalıt namına özetleyebiliriz. İlk olarak, Sağlık Bakanlığıyla gezgin hastaneler dair ortaklaşa iş yaptık. Özellikle tahsile odaklandık. Ampute kollar düşüncesince fahri edep bilimi bilimi merkezleri kurduk. Evlerinin direkleri hanımları ayakta tutmak, onların yaşama tutunmalarına minicik da olsa katkıda mevcut edinmek düşüncesince eş istihdamına aşırı ehemmiyet veriyoruz. İpek üreticiliği ve mozaik yapımını destekliyoruz. Enkaz taşlarıyla mamul mozaik çalışmalarımız var. Depremden sonradan başlangıç yayınlayan içmece suyu sorununu halletmek düşüncesince okullara tasfiye sistemleri kurduk. İstihdama ulama iletmek ve evcil ürünleri öne boşaltmak düşüncesince üretici-satıcı-alıcıyı indinde araya getiren platformlara dayanaklık kılmak olduk.”
“Şehrimizi ayağa kaldırmalıyız”
Hakan, cemiyet namına en şişman hayallerinin Hatay’da indinde gastronomi üniversitesi ihdas kılmak bulunduğunu dile getirerek, “6 Şubat’ta indinde katalog açacağız ve bunun sürdürülebilir olmasını ve cemiyet içerisinde nice kütüphaneyi yaşama görmek istiyoruz. Öğrencilerimize burs veriyoruz, bağışlarla bu burs sayısını artırmayı amaçlıyoruz.” dedi.
Dernek namına arzusu yeşertmek istediklerinin altını çizen Hakan, laflarını şu biçimde sürdürdü:
“Bizler, 6 Şubat’ta yası bitirelim, şehrimizi ayağa kaldıralım istiyoruz. Biliyorum bu aşırı insafsız da gelebilir ancak indinde yılımız doldu, aşırı insanoğlu kaybettik. Ancak indinde yerden başlamamız geçişsiz ve bundan böyle yasımız bitsin istiyoruz. Şehrimizi ayağa kaldırmalıyız. Hatay’ın bu depremden öğüt çıkarır biçimde zamanı dokusunu koruyarak, ufki mimariyle baştan planlanmasını istiyoruz. Demografik yapıyı bozmazsak Hatay Hatay namına kalır. Dışardan barhana alırsak, nüfus bilimsel yapımız bozulur o sebepten Hataylıyı Hatay’a art döndürmeliyiz. “
Hatay’ın henüz evvela de depremler yaşadığını hatırlan Hakan, henüz evvela 7 kat yerle indinde bulunan kentin 8’inci kat yerle indinde bulunmasına bedel geldiklerini anlatım ederek, indinde sıkıntı yaşandığında cemiyet namına hızlıca ne eş güdümlü olunması gerektiği dair ehemmiyetli indinde tecrübeye erbap olduklarını söyledi.
Odakihaber